İhtisas Kurumları
HAREKET SPOR KLÜBÜ

HAREKET SPOR KLÜBÜ

GENÇ HAREKET SPOR KLÜBÜ

WEB SİTESİNE GİT
Mutlu Aile

Mutlu Aile

Mutlu Aile Mutlu Çocuk Eğt. Kül. ve Day. Der.

WEB SİTESİNE GİT
Enderun Özgün Eğitimciler Derneği

Enderun Özgün Eğitimciler Derneği

Enderun Özgün Eğitimciler Derneği

WEB SİTESİNE GİT
GİV

GİV

Girişimci İş Adamları Vakfı

WEB SİTESİNE GİT
İnsan Vakfı

İnsan Vakfı

İnsan Eğitimi Kültür ve Yardımlaşma Vakfı

WEB SİTESİNE GİT
İdris ŞEKERCİ

Biz bize yeteriz öğretmenim

On bir ayın sultanı, Ramazan ayının yarısını tamamladık. Bu Ramazan ayı her zamankinden farklı geçiyor; ne şaşalı iftar davetleri ne de kalabalık organizasyonlar var hayatımızda. Korona günlerinde, Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri ve devlet erkanının aldığı kararlar doğrultusunda hepimiz hayatımızı evlerimize sığdırma gayreti içerisinde olduk. Bu kararlar kimimiz için ihmal ettiğimiz ailemize daha fazla zaman ayırmamıza vesile oldu, kimimiz için ise maişet imtihanını büyüten ekonomik zorluklara neden oldu.

Her zorluktan sonra bir kolaylığın geleceğine inanan bir medeniyetin mensupları olarak,

 “Komşusu açken tok yatan bizden değildir”düsturu, bugünlerde toplum olarak duyarlılıklarımızı harekete geçirdi. Devlet, “Biz Bize Yeteriz” sloganı ile bu duyarlılığı organize ederek, ekonomik açıdan zorluk yaşayanlara nefes aldıracak çareler üreterek istendiğinde nelerin üstesinden gelinebileceğini tecrübe etmemize vesile oldu. Bu süreçte sektörden sektöre sıkıntılar da, sıkıntılara üretilen çözümler de farklı oldu kuşkusuz. MEB’in hanesine düşen sorun ve sıkıntılardan en çok tartışılanı, ücretli öğretmen ve usta öğreticilerin -çalışma imkanının bitmesi nedeniyle- maaş problemi olsa da başkaca problemlerin olduğunu ve halen çözüm bekleyen birçok sorunu göz ardı edemeyiz. Bu yazımızda istedim ki tüm bu özlük sorunlarından uzak, farklı bir meseleyi gündem edelim.

Marifetin iltifat gerektiren, yapılan örnek bir çabanın ise takdir gerektiren bir erdem olduğunu sanırım hepimiz kabul ederiz. Elbette “İyilik yap denize at; balık bilmezse, Halık bilir” sözünü de yabana atacak değiliz. Gündeme getirmek istediğimiz husus; “ biz bize yeteriz” sözünü slogan olmaktan çıkaran sessiz güzellikleri gün yüzüne çıkarmak ve buradan Ramazan’ın da ruhuna uygun bir “İyilik yarışı” na kapı aralamaktır.

Korona tedbirlerinin ilk günlerinde, fiilen işsiz kalan ücretli öğretmenlerle ilgili birçok öğretmenin -taşın altına hep birlikte elimizi koyalım- ve “siz bunu organize edin” diyen, duygu dolu mesajı olmuştu. Ücretli öğretmen sorunu çözülünce bu duyarlılık farklı iyilik arayışlarına yöneltti eğitim camiasını. Her bir okuldan farklı hikayelerin dinlenebileceği nice güzelliğe ve iyiliğe şahit olduk bu süreçte. Bir öğretmen arkadaşın telefon ederek “bu hayrı büyütebilir miyiz?” heyecanıyla bizimle paylaştığı düşüncesini istedim ki -her seferinde öğretmenleri çalıştığı saatlerden ve tatillerden dolayı itibarına kasteden sorunlu bakışa- hakikatin böyle olmadığını gösterelim. Öğretmenlerin “Sallabaşı al maaşı” felsefesi ile “mış” gibi çalışan kişiler olmadığını, her daim öğrencisini düşündüklerini bir defa da bu vesileyle gösterelim.

İsminin açıklanmasını istemeyen bu öğretmen arkadaşımız, okul müdürünü arayarak;

“-Her ne kadar kanunen hakkımız olsa da; birçok arkadaşımız gibi ben de derse girmeden aldığım ücretin yükünü hafifletmek ve -deyim yerindeyse- aldığımız ücretin zekatı olabilecek bir hayra vesile olmak istiyorum” der. Sonrasında okul müdürü arkadaşımızın organizasyonu ile bu hassasiyet, tüm öğretmenlerin katkısıyla, hem Okul Aile Birliği üzerinden çalışan ve maşı ödenemeyen personelin aylığı  olur hem de işini kaybetmiş birkaç velinin evine uzanan yardım olur.

Bizim inancımızda; “Her iyilik bir hazinedir. Her hazinenin anahtarı vardır. İyiliği açan, kötülüğü kilitleyen bir anahtara sahip olana müjdeler olsun! Kötülüğü açan, iyiliği kilitleyen bir anahtarı olana yazıklar olsun!” peygamber buyruğu açıkça gösterir ki iyilikte öncülük etmek ve bu vesileyle bir olumsuzluğa engel olmak erdemli bir davranıştır.

Bu iyiliği büyüterek, her bir okul yöneticisi arkadaşımızın liderliğinde öğrencisine dokunan,

 “Adanmış Öğretmen” hikayesi yazacağına, “Veren el, alan elden üstündür” düsturu ile her birini adeta kendi çocuğu gibi gördüğü öğrencilerinin, işsiz kalan anne ve babalarının yüreğine dokunarak Ramazan ayının bereketini artıracak iyilik yarışı başlatacağına eminim.

Kim bilir belkide Ramazan sonu gelecek bayram, atılan bu küçücük adımlarla evine aş götüremeyen binlerce öğrenci ve veli için çifte bayram olur.

Dedik ya; Biz Bize Yeteriz!...

Diğer Makaleleri