İhtisas Kurumları
HAREKET SPOR KLÜBÜ

HAREKET SPOR KLÜBÜ

GENÇ HAREKET SPOR KLÜBÜ

WEB SİTESİNE GİT
Mutlu Aile

Mutlu Aile

Mutlu Aile Mutlu Çocuk Eğt. Kül. ve Day. Der.

WEB SİTESİNE GİT
Enderun Özgün Eğitimciler Derneği

Enderun Özgün Eğitimciler Derneği

Enderun Özgün Eğitimciler Derneği

WEB SİTESİNE GİT
GİV

GİV

Girişimci İş Adamları Vakfı

WEB SİTESİNE GİT
İnsan Vakfı

İnsan Vakfı

İnsan Eğitimi Kültür ve Yardımlaşma Vakfı

WEB SİTESİNE GİT
Cemal BALIBEY

RAMAZAN YENİDEN BAŞLAMANIN ADIDIR

"İyiliğe dair hiçbir söz, hiçbir eylem boşuna değildir. Bir yerden yankı verir. Toprağa düşen bir tohum nasıl ki filiz verir, sen de sözünü gönüllere düşür yeter ki!"
Bizleri ilk tanışıklığımızdan yıllar sonra aynı o günlerin tazeliğinde bir araya getiren Rabbime hamd ediyorum. Öğrenciliğimizde mayalandırdığımız dostluklarımızı her yıl bu iftarlar vesilesiyle tazeliyoruz.
Derler ya, kadim bir dostluğun oluşabilmesi için yokluklara, zorluklara, hatta imtihanlara ihtiyaç vardır. Bizler o imtihanları yüz akı ile vermişizdir inşallah.
"En güzel günler henüz yaşamadıklarımız!" dese de şair, sizce de ömrümüzün en güzel günleri öğrencilik günlerimiz değil midir? İftar vesilesiyle kadim dostlarımızla buluşunca o zor ama en güzel günlerimizi hatırlıyoruz. Bu yüzden yüzümüzde sevinçler açıyor bir anda, gönlümüzün iklimi değişiyor adeta.
Evet, bizler gücümüzü kardeşlikten alıyoruz! Uzun yıllar devam eden ve örneği az olan bir geleneğin müntesipleriyiz. Köklü ve büyük bir aileyiz. O halde kardeşliğimizi selam ile besleyip dua ile koruyalım.
Dava inandığın şeydir, başkalarına inandırmaya çalıştığın değil! Hayat inanmak ve inandığın doğrultuda mücadele etmek değil midir? İnsanı kıymetli yapan da derdi ve davasıdır. Kalp kazanmak, gönül almak, her gün adres defterimize bir yeni bir isim ilave etmek şiarımız olmalı. Her kalbi açacak tek anahtar iyiliktir. Geçmişte bir insanla bir arada olmuşsak, hatta bir fotoğraf karesinde buluşmuşsak bile, onunla irtibatı nasıl devam ettiririm diye derdimiz olmalı. Mağara kapıları yüzümüze kapandığında, kapıların açılması için anlatacak “hikayelerimizin” olması lazım.
Sönmüş yıldızlar gibi, bir zaman parlayıp sönen ve hafızamızdaki yerini karanlığa bırakan insanlar gibi sakın olmayalım. Mücadele hayatı bir dönem ile sınırlı değildir. İnsanı ihtiyarlatan ideallerinin gömülmesi, heyecanlarının teslim edilmesidir.
İlk iftardan bugüne tam 39 kez tekrarlanan bu buluşmanın, hafızalarımızda berrak bir izi, gönlümüzde müstesna bir anlamı oldu.
Rahmetli Rahmi Demir kardeşimizin 2013 yılındaki iftarımıza katılma isteğini ifade ederken söylediği cümle hala kulaklarımda. Hastalığı ağırlaşmış, sancıları artmıştı. Bu vaziyette İstanbul'dan Ankara'ya yolculuğun zahmetli olacağını düşünerek: "Rahmi, istersen gelme." demiştim. Onun cevabı çok manidardı: "Abi, iftara geleceğim, safımız belli olsun!"
Bu söz yıllardır kulaklarımda çınlar durur. Her iftar vakti geldiğinde rahmetlinin bu sözünü hatırlar, birlikte yol yürüdüğü, saf tuttuğu kardeşleriyle yaptığı her işi ibadet aşkıyla yaptığını düşünürüm. Ne yüce bir gönül, ne sadık bir dost! En zahmetli zamanlarında bile ahdine sahip çıkabilmek ne büyük erdem.
Son katıldığı bu iftardan dört beş ay sonra vefat etti. Birlikte son fotoğrafımız da o yılın iftarına aitti.

Bir geleneğin içinde yer almak, bir çarkın dişlisi olmak çok şey kazandırıyor insana. Samimi yol arkadaşlarımızın yıllara yayılan büyük fedakarlıkları ve emekleri var bu birlikteliğin devam etmesinde.
Son söz:
"Bütün elbiseleri yırtsak bize vefa elbisesi yeter!"

Diğer Makaleleri