Çok fazla verdiğini söyleyen Kur’an kursu hocasına: “Hocam ben bu ümmetin hamalıyım, Allah beni bunun için yaratmış. Ben çalışacağım, kazanacağım ve dağıtacağım.” diyen bir öncüydü.

1958 yılında orta halli bir ailenin beşinci ve son çocuğu olarak Zonguldak’ta dünyaya geldi. Babası Şükrü ÜSTÜN’ün deyişiyle “Hiçbir işte tembellik etmeyen, her buyrulan işe istekle koşan namazlı bir çocuktu”. İmam Hatip Ortaokulunun ardından 1975 yılında Mehmet Çeliker Lisesinden mezun oldu. Aynı yıl Yıldız Üniversitesini kazanması onun için mühendis, derviş, tüccar ve iş adamlığına uzanan yolun başlangıç noktası oldu. Yıldız koridorlarının “Hamza’sıydı”, arkadaşlarının arkasını kollayanıydı. Pazar günleri görünmeyen üniversitedeki buluşmaları, hayat serancâmında izlerini gösteren dervişlik yönünün inşa edilmesine vesile oldu.

1980 yılında lisans, 1982 yılında yüksek lisansı bitiren Hayati ÜSTÜN bu hız ve samimiyetle arkadaşlarıyla biatleşerek iş hayatına atılır. Bir arkadaşı onun için şöyle diyor: “Hayati koşar gibi konuşurdu.”

Evet o, koşar gibi konuşur, koşar gibi çalışır ve koşar gibi dağıtırdı.

Girişimci İş Adamları Vakfının (GİV) kurucu başkanıydı. Onlarca şirket kurdu ve onlarcasına öncülük etti, yol gösterdi. Onlarca aile yine onun teşvikleriyle kuruldu.

Mazlumların Ebubekir’i diyebileceğimiz Hayati Ağabey vefat ettiğinde 39 yaşındaydı.

O “ÜSTÜN” ailesinin aslan babası ve onlarca ailede onu tanımadan seven, hayran olan çocukların amcası olarak hala hayırla yâd ediliyor.

Ahzâb Suresi 23. Ayette bahsedilen Müminlerden olduğuna şahidiz: “Müminlerden bazı kimseler Allah’a verdikleri sözü yerine getirdiler, kimileri onun yolunda can verdiler, kimileri de ecellerini bekliyorlar; (vaadlerini) asla ­değiştirmediler.”